|
|
 |
Başöğretmen
|
Atatürk benim,
Başöğretmenim,
Ne öğrendimse,
Ondan öğrendim.
Yenilikleri,
Hep o düşünmüş,
Milleti için,
Ağlamış, gülmüş.
Çocuk kalbimle,
İlk onu sevdim,
Atatürk benim,
Başöğretmenimdir.
Tarık ORHAN |
Ben Bir Öğretmenim
|
Ben bir öğretmenim
Okulların birinde
Duymayı, düşünmeyi öğretirim.
Derslerimde...
Bir söz yağmurudur, ders dediğin de,
İnsan göklerinden, rahmet yerine,
Kitaplar dolusu yağar da yağar...
Benim çocuklarım bu bahçelerde,
Bu yağmur altında ıslanmadalar.
Bir yağmur sonrası gelin seyredin,
Her taraf tepeden tırnağa bahar...
Bulutsuz masmavi dünyalarına,
Sevginin, sevincin güneşi doğar.
Böyle çocuklarla dolar her yanım,
Çocuklar kardeşim,
Çocuklar arkadaşım,
Canım?
Onlarda toplanmıştır
Geçip giden zamanım,
Bir parıltı görsem gözlerinde,
Bilgiden, anlayıştan yana,
Bir hal olur bana...
Zannedersiniz ki,
Dünyalar benim?
Çocuklar, kitaplar, yazı tahtası
Enine boyuna bütün zamanlar,
Dört duvar arası bir dershanede,
Her dinden her dilden gelmiş insanlar.
Bizimle konuşur hayal ederler,
Bağlanırız kalırız kendilerine.
Hikaye anlatır, şiir söylerler,
Mutluluk üstüne, ümit üstüne?
M.Gündüz GÖKTÜRK |
Ben Öğretmenim
|
Doğuda,batıda benim izlerim,
Güneyde,kuzeyde benim özverim.
Dağlar yol versin,ister vermesin,
Dağı,taşı deler yine giderim.
Devletin çatısı benim eserim,
Ata'mın dediği yolda giderim.
Anamdan,babamdan hatta kendimden,
Bizleri kurtaran eli severim.
İster bozkır olsun,isterse çorak,
Orası bir vatan,kutsal bir durak.
Işığı yakmaktır, benim görevim,
Bizlere yakışmaz,geride durmak.
Ayfer TOMRUK
|
Biricik Öğretmenim
|
Öpmek istiyorum hep o şefkatli elleri.
Yerimde sayıyordum alıp geçtin ileri.
Bana hep sen öğrettin o güzel bilgileri.
Benim bilgi kaynağım, sevgili öğretmenim.
Hep okulda geçirsem günleri, geceleri,
Daha erken öğrensem harfleri, heceleri.
Sende saklı bulunan o güzel bilgileri,
Ben de almak isterim biricik öğretmenim.
İstemez oldum artık vefasız geceleri.
Hep sınıfımda olsam, okusam heceleri.
Atamın önerdiği olmam istenen yeri,
Bana sen hazırladın biricik öğretmenim.
Hakkı ÇEBİ |
Köy Öğretmenleri
|
Yurdumuz uçsuz bucaksız
Gökte yıldız kadar köylerimiz var
Ama uzak ama harap ama garipsi
Alın benim gönlümden de o kadar
Uçsuz bucaksız köylerimizde kuşlar gibi
Her sabah çocuklar size uçar
Ama küçük, ama büyüyen, ama güleç
Alın benim gönlümden de o kadar
Siz kara göklerin yıldızları
Işıtın yurdumuzu sabaha kadar
Ama düşe kalka, ama yiğit, ama umutlu
Alın benim gönlümden de o kadar...
CAHİT KÜLEBİ |
İsim Bulunmaz Sana Kutsal İşine Uyan
Sen Ki Örnek İnsansın Acıyan, Seven,Duyan
Kalbin Uçsuz,Bucaksız,Engin Denizler Gibi,
Gözlerin İçindeki Cevheri Gizler Gibi
Tatlı,Saf Bakışların Yumuşatır Kayaları
Sonra İşler Üstüne Silinmez Boyaları
Senin,Ulu Tanrı'dır Her İşte Rehberin
Sevginin Üstündedir Gönüllerdeki Yerin
Öğretmen Marşı
|
Ö Ğ R E T M E N İ M
Küçük bir çocukken geldik yanına
Kucakladın bizi sardın canına
Sevgiyi saygıyı kattık şanına
Okur yazar olduk ilk öğretmenim
Tüm bildiklerini bize öğrettin
Millete faydalı bireyler ettin
Kalemi kılıçtan çok keskinlettin
Çareler ürettin sen öğretmenim
Ödevler yaptırıp asıl talibe
İmkan hazırlayıp her bir talep'e
Feraset gösterip seçtin talebe
Sanatkar adayı hep öğretmenim
Edebiyatla Din Tıp Filoloji
Tarih Fizik Kimya ve Biyoloji
İktisatla Sanat ve Sosyoloji
Bilimden yelpaze seç öğretmenim
İstikbale giden bilgi selinde
Kitaplık dolusu her eserinde
Derin ilim varken ana dilinde
Neye başka talep var öğretmenim
Vatan bir okulsa ilk nöbettesin
İlim denizinde hep seferdesin
Kutsal mesleğinle gönüllerdesin
Benim de gönlümü al öğretmenim
Saymakla tükenmez faziletlerin
Zemanen ödenen o bedellerin
Kıvancındır üstün talebelerin
İftihar ediniz siz öğretmenim
Atam sen de dahi bir öğretmendin
Bütün yenilikler senin eserin
Layık insanlarda bil şaheserin
Büyük Atatürk'üm baş öğretmenim
Zeki İ. KIZILIŞIK
|
Öğretmenim Anadolunun Bir Köyünde
|
Öğretmenim
Anadolunun bir köyünde
Mevsim kış kar yağıyor
Buza kesmiş doğa
Rüzgar uğulduyor
Bir kutup havasıdır
Yol iz görünmüyor
Bir kerpiç odaya kapandım
Birkaç öğündür de açım
Öğretmenim ya
Gururum engel oluyor
Açlığımı anlatmaya
Ertesi sabah
Pırıl pırıl bir güneşle uyanıyorum
Güneş gülümsüyor
Kapımda bir kız çocuğu
Gülümsüyor
Elindeki tepside
Tereyağı peynir ve ekmek gülümsüyor
Köy gülümsüyor
Öğretmenim
Anadolunun bir köyünde
Konuşuyorum yaşlı-genç çoluk-çocuk
Gülmece oynuyoruz sokak tiyatrosunda
Adını 'tatlı diyaloglar' koydum
Baş rolde oynuyorum
İnanın sevgiyle şavklanıyor kara gözleri
Açıyorlar gönüllerini evlerini
Buyur ediyorlar
Uğurlarken yoldaş veriyorlar
En güzel dileklerini
Öğretmenim
Anadolunun bir köyünde
Her sevinci her acıyı paylaşanların içinde
Sıcaklığını duyumsuyorum yüreklerin
Öğretmeye çalışıyorum
Doğruyu-eğriyi bilimi aydınlığı
Özgürlüğü ve bağımsızlığı
Öğretmenim
Anadolunun bir köyündeyim
Burada öğreniyorum binlerce yıllık gerçeği
En güzel bilgiyi
En insancıl sevgiyi
Bırakın Hitit'i Kibele'yi
Mevlana Yunus ve Hacı Bektaş?lar
Burada yaşıyorlar
Ben onlardan öğrendim bu bilgiyi
Ne kadar karartılsa da
Yarasalar kartallar akbabalar sarsa da
Burada insan ve toprağın özü bir
Özümüz sevgi
Sevgi Anadolu
Birbirine karışmış onbin koku
Bir varlıkta can bulan on bin doku
Öğretmenim
Bir bozkır köyünde Anadolunun
Bu köyü seviyorum
Ülkemi seviyorum
Artık biliyorum
Hiçbir sömürgeci
Hiçbir işbirlikçi
Hiçbir sapkınlık
Hiçbir ayrımcı ideoloji
Tutsak alamaz Türkiyemi
Altan ARISOY |
Türk Öğretmenine
|
Bazen ölüler yurdu korur,bazı da sağlar;
Göz nuru karışmazsa şahadet kanı ağlar,
Yoksulluğun ufkunda erirken bile mağrur,
Sensin o hazin nûr,O derin Nûr,O büyük nûr,
Hoşnutsun ,eğilmiş okuyorsun ,yazıyorsun;
Ey terli alın,ey Güneşin öptüğü insan.
Şöhret aramaz,şân aramaz,nâm aramazsın;
Cemiyetin omzunda da yokmuş kadar azsın;
İlmin sesi haykırmaz:İlim şarlatan olmaz.
Sessiz de seven yoksa vatanlar vatan olmaz.
Sen yurdunu,haykırmayarak gizli seversin,
Kalmışsa eğer,ömrümü Tanrı’m sana versin
MİTHAT CEMAL KUNTAY |
Yirmi Dokuz Kere Kırk
|
Bana bir harf öğretenin
kırk yıl kölesi olurum
demiş ulu bir kişi
sen bana sen yirmi dokuz
harf öğrettin öğretmenim.
Köleliğe karşı olsan da sen
ben
olurum seve seve
yirmi dokuz kere kırk yıl
senin kölen!
Fevzi GÜNENÇ
|
Ziller Çalacak
|
Zil çalacak... Sizler derslere gireceksiniz bir bir
Zil çalacak, ziller çalacak benim için,
Duyacağım evlerden, kırlardan, denizlerden;
Ta içimden birisi gidecek uça ese...
Ama ben, ben artık gidemeyeceğim.
Zil çalacak... Siz geminize, treninize gireceksiniz bir bir
Zil çalacak, ziller çalacak benim için,
Duyacağım iskelelerden, istasyonlardan bütün;
Ta içimden birisi koşacak ardınızdan....
Ama ben, ben artık gelemeyeceğim.
Sonra bir gün bir zil çalacak yine
Hiç kimseler kimsecikler duymayacak,
Ne sınıflar, ne iskeleler, ne istasyonlar, ne siz...
Ta içimden birisi kalacak oralarda
Ben gideceğim.
Zeki Ömer DEFNE |
Şimdi Neredesiniz Hocam
|
İlk okula geldiğimde siz yanımdaydınız.
İlk siz öğretiniz okumayı_yazmayı,
İlk siz öğretiniz sevgiyi_saygıyı,
Şimdi Neredesiniz HOCAM!!!
Ağladığımda yanımdaydınız
sıkıntılarımı benimle paylaştınız.
Dertlerimi dindirdiniz,
Şimdi Neredesiniz HOCAM!!!
Anne baba oldunuz
Kol kanat gerdiniz.
Şefkat ile yaklaştınız
Şimdi Neredesiniz HOCAM!!! |
Sevgili Öğretmenim
|
Geçen yıl bilmiyordum.
Ne okuma ne yazma.
Sönmez ışıklar tutan,
Siz oldunuz yoluma.
Bir yıl içinde bana,
Çok bilgiler verdiniz.
Anne sevgisi gibi
içimdedir sevginiz.
Vefa ÇAĞAN |
Ne Çoktular Ve Ne Kadar Çocuktular
|
Hiç göze gelmediler
Gözdesi de olmadılar kimsenin
Kimse farkına varmadı yalansız gözlerinin
Göz oldu mu yüreklerinin
Hiç anlamadılar
Oysa ne çoktular ne kadar çocuktular
Çözülemedi bakışlarındaki tarifsiz sevdalar
Kim dedi sevgimi
Büyüyünceye kadar cevapsızdılar
Oysa ne çoktular ne kadar çocuktular
Sarıydılar yada soluk benizli
Çoğunlukla karaya yakın bir esmer
Ve onlar genellikle burunlarını hiç silmezler
Derin iç çekişleri bundandır
Dünyanın kahrından değil
Çünkü umurlarında değil
Onların farkında olmayanlar
Oysa ne çoktular ne kadar çocuktular
Onlar çok ve çocuklar
Büyüyecek adam olacaklar
Önceleri öğretmen,ebe
Sonra doktor olmak isteyecekler
Bildiklerinden değil
En yakınlarında onları gördüler,
Hep onlar olmak istediler
Çalınmış geleceklerinden habersiz
Yarım yamalak düşlerde eridiler
Oysa ne çoktular ne kadar çocuktular
O güzelim yürekleri
Delikanlılık edebiyatıyla körelttiler
Okumanın erdeminden
İnsan gibi yaşamanın bilimden geçtiğinden
Haberleri olsun istemediler
Ne kadar parlarsa parlasın
Hep suskun kaldı o gözler
Oysa ne çoktular ne kadar çocuktular
Ahmed Ariften bu yana
Yolunu gözleyenlerin adı değişti
Hepsi o kadar
Kuşpalazı,boğmaca,karaçiçek,sıtma
Belki azaldı ama
Yeni nedenleriyle yürek enfaktı
Kanser filan hala kapıda
Çaresizlik dağlar aşırmakta
Yer yurt terk edildi
Gurbet artık sıla
Çalansa bildik değil başka bir hava
Kırıldılar farkında olmasanız da
Oysa ne çoktular ne kadar çocuktular
Onlar çok ve çocuklar
Gözlerinden dillerine dökülürse
Bir gün sorular
Sürdürebilecek miyiz aynı yalanı
Yoksa yine susturacak mıyız onları
Küçüldü dünya
Çoğu gitti azı kaldı
Geçici demişlerdi körlüğümüze
Biraz fazla uzadı
Oysa ne çoktular ne kadar çocuktular
Onlar çok ve çocuklar
Sesiz de kalsalar bizi bağışlamayacaklar
Mazeretlerimize inanmayacaklar
Yaşamımızda görünmedikleri her karenin
Hesabını soracaklar
Hazırlıklı olmak gerek
Çünkü onlar şimdilik
Çok ve çocuklar
Tayfun TALİPOĞLU
|
Meçhul Öğretmen
|
Selam olsun,
Karanlığın ve cehlin güneşlerine
Selam olsun,
Erdemin ve bilginin eşlerine
Onlar ki
Kişiliğe hürlük bağışlayan.
Onlar ki.
Karşılıksız alkışlayan.
Alınlarında bilgiden meşaleler,
Karanlığın gözbebeğine yürürler
Gönüllerde mükâfaat alanlar,
Azmin ve iradenin timsali onlar.
Çıktılar yola, yolları belli
Hedef güllük gülüstanlık değil;
Yollar, sarp kayalıklar,
Yollar dikenli
Gönüllerinde bilginin çağlayan seli,
Izdıraplarla sarhoş olur
Odur karşılıksız seven,
Adı, değilmi ki
Meçhul Öğretmen.
Selam olsun,
Karanlığın ve cehlin güneşlerine
Selam olsun,
Erdemin ve bilginin eşlerine.
Onlar ki
Kişiliğe hürlük bağışlayan
Onlar ki
Karşılıksız alkışlayan.
İhsan KURT |
Öğretmenim Kalbimdesin
|
Hayatımın tadı tuzu
Işığı ve kılavuzu
Ayrıcalıklı yerdesin
Öğretmenim kalbimdesin
Nice eşsiz güzellik
Hep senin eserin
Sen bütün gönüllerdesin
Öğretmenim kalbimdesin
Rüyamda bile varsın sen
Ruhumda titrer nefesin
Hem gönülde,hem dildesin
Öğretmenim kalbimdesin
Ozan Özeken |
Biz Öğretmeniz
|
Bu vatan,bu millet,bu bayrak için,
Herkese doğruyu anlatmak için,
Karanlıkları aydınlatmak için,
Çağdaş Türkiye'nin hizmetindeyiz.
Türlü bahçelerin bahçıvanıyız,
Çileli hayatin cefakarıyız,
Biz cehaletin bas düşmanıyız,
Milli Eğitimin neferleriyiz.
Karda kışta,yağmur çamurda,
Bizi her gün bekleyen var okulda,
İlim irfan için biz bu uğurda,
Ulu önder Ata’nın elçileriyiz.
İnkılaplarınla ilkelerinle,
Gururluyuz Atatürk'üm seninle.
Gençliğe duyduğun tam güveninle,
Ülkemize hizmet seferindeyiz.
Ne mutlu temelde harcımız varsa,
Öğrencilerimiz bunu anlarsa,
Türkiyemin geleceği onlarsa,
Bu kutsal görevin bilincindeyiz.
Bizimle yeşerir her taze beyin,
Bu ülkede mimariyiz her şeyin.
Bize öğrencisiz hayat demeyin,
Biz onlarla,kanım canım gibiyiz.
Özveriliyiz her isimizde,
Hoşgörü sabır var görevimizde.
Uygarlık yolunda her günümüzde,
Bas öğretmen ATAM hep izindeyiz.
Adnan AYAZ
Kaledibi iöo/Matematik öğretmeni
|
Yoklama defterlerinden öğrendim sizi ,
Benim haylaz çocuklarım !
Sınıfın en devamsızını
Bir sinema dönüşü tanıdım ;
Koltuğunda satılmamış gazeteler?
Dumanlı bir salonda
Kendime göre karşılarken akşamı ,
Nane şekeri uzattı en tembeliniz?
Götürmek istedi küfesinde
Elimdeki ıspanak demetini
En dalgını sınıfın !
İsterken adam olmanızı
Çoğunuz semtine uğramaz oldu mektebin
Palto , ayakkabı yüzünden .
Kiminiz limon satar Balıkpazarında
Kiminiz tahtakalede çaycılık eder ;
Biz inceleye duralım aç tavuk hesabı ,
Tereyağındaki vitamini
Ve kalorisini taze yumurtanın !
Karşılıklı neler öğrenmedik sınıfta ,
Çevresini ölçtük dünyanın ,
Hesapladık yıldızların uzaklığını
Orta Asya?dan konuştuk laf kıtlığında .
Neler düşünmedik beraberce
Burnumuzun dibindekini görmeden
Bulutlara mı karışmadık .
? Hazan rüzgarı?nda dökülmüş
? hasta yapraklar??a mı üzülmedik .
Serçelere mi acımadık , kış günlerinde
Kendimizi unutarak !
RIFAT ILGAZ
Çocuklarıma
|
Kim demiş birgün öleceğim
Benim
Bu küçük yüreklerde geleceğim
Bir tek söz
Bir mimik
Küçük bir el hareketi
hepsi benim.
Gözleriyim ben
Görmeyi öğrettim.
Mavisinde gözlerinin ATAMIN
Düşünmeyi
ve sevmeyi
Sevgiyi anlatmayı sıcak dokunuşlarda
Ağlamayı
Öfkeyi ve isyanı öğrettim
Sabretmeyi öğrettim
Çim kokulu baharları özlerken
Kar yağdığında
İnsanlığı öğrettim. İnsan olmayı
ve yaşamayı
Ne olduğunu yaşamanın
Ya da yaşıyor sanmanın
Öğrettim.
Ben bir değilim
Bütün birler benim
Ben geleceğim bebeğim
Ben öğretmenim
SEVİM KARAMAN |
|
|
 |
|
|
|
|
SORU VE YORUMLARINIZ İÇİN EMAİL ADRESİM burak_sheva@mynet.com !!! |
|
ZİYARET ETTİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER!! |
|
|
 |
|
|
|
|